Tapusuz taşınmazlarda bağışlamanın geçerli olabilmesi için bağışlananın, bağışlanan kimseye teslimi gerekir ise de, temlik eden özel bir nedene dayanarak zilyet olmakta devam ederse zilyetlik teslim olmaksızın edinilebilir. (Medeni Kanun madde 979) (818 sayılı Borçlar Kanunu madde 237) (6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu madde 289)
Tapulama sırasında 3528 parsel sayılı 22600 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanılarak davalıların murisi (Ö) adına tespit edilmiştir. İtirazı tapulama komisyonunca red edilen davacı taşınmazın kendisine hibe edildiğini ileri sürerek dava açmıştır. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı taraf hibeye dayanmıştır. Gerçekten Borçlar Kanununun 237. maddesi hükmünce bağışlamanın geçerli olabilmesi için bağışlanan şeyin lehine bağışlanana teslimi gerekir ise de Medeni Kanunun 979 maddesinde temlik eden, özel bir nedene dayanarak zilyet olmakta devam eder ise zilyetliğin teslim olmaksızın da iktisap olunabileceği öngörülmüştür. O halde tarafların bağışlama sırasında birlikte oturup oturmadıkları, birlikte oturmanın gerektirdiği zaruretle taşınmaz malın bağışlamanın zilyetliğinde kalıp kalmadığı ve Medeni Kanunun 979. maddesinde öngörülen koşulların davacı yararına gerçekleşip gerçekleşmediği araştırılmak ve deliller hep birlikte takdir edilip sonucuna göre bir karar verilmek gerekir iken mahkemece bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz ve davacının temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (Y.7.HD. 25.10.1976 T. 9792 E. 12151 K.)
Nizam TUTUCU Emlak Danışmanı
Yorum yazabilmek için oturum açmalısınız.