Tapusuz Taşınmazda Şartlı Bağış – El Atmanın Önlenmesi Davası

Tapusuz Taşınmazda Şartlı Bağış - El Atmanın Önlenmesi Davası1- Bağışlayanın ölümü, sözleşmenin hüküm doğurmasının bir şartı olarak kararlaştırılmışsa, bunu manası bağışlayan öldüğünde bağışlanan sağ olmalıdır.

2- Tapusuz taşınmazın bağışı taşınmazın teslimi ile hüküm doğurur.

3- Bağış yapılanlar, bağışlayanın ölümünde sağ iseler, bunların bağış konusu taşınmazı üçüncü kişiye satışları geçerlidir.

A. ile Y.Y. ile R.Y. aralarındaki el atmanın önlenmesi davasının kabulüne dair Yeşilova Asliye Hukuk Hakimliğinden verilen 23.03.1999 gün ve 85-26 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davalı tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi, gereği düşünüldü:

Davacılar, 20.05.1998 tarihli dava dilekçelerinde sınırlarını belirttikleri taşınmazın (kroki b ve c) babaları Ö.’ye ait iken ölümü ile mirasçılarına kaldığını, taksim edilmediğini, davalının bu yeri mirasçılardan Z., H., G. ve V.’den satın aldığını, bir kısım mirasçının iştirak halindeki taşınmazı satamayacağını iddia ile davalının el atmasının önlenmesini istemişlerdir.

Davalı, 14.09.1998 tarihli cevap dilekçesinde taşınmazın Ö.Y.’ye ait iken, bayilerine sağlığında bağışladığını daha sonra 1995 tarihinde taşınmazı Z. ve arkadaşlarından satın aldığını, dört yıldır taşınmaza zilyet olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

Mahkemece davalının dayandığı bağışlama senedinin Borçlar Kanunu’nun 240/2 (HMK. 206) ve Medeni Kanun’un 478. (4712 sayılı Türk Medeni Kanunu 531.) maddeleri uyarınca vasiyet hükmünde olduğu ve resmi surette yapılması gerekeceğinden senedin geçersiz olduğunu, taşınmazın muristen kalıp iştirak halinde mülkiyet hükümlerine tabi olmakla bir kısım mirasçının satışına değer verilemeyeceğinden davalının el atmasının önlenmesine karar verilmiştir.

28.08.1985 tarihli senet satıcının ölümü taliki şartına bağlı olup bağışı yapan Ö.Y.’nin 22.03.1992’de ölmesiyle şart gerçekleşmiş olacağından koşullar oluşmuşsa hükmünü icra eder. Mahkemece de farklı gerekçe ile kabul edildiği gibi 28.08.1985 tarihli senet mühürlü olup HUMK.nun 297. (HMK. 205) maddesine aykırı düzenlenmiş olmakla, başka bir ifade ile senet azalarca da tasdik edilmemiş olmakla geçersizdir. Ancak, taşınmaz tapusuzdur. Tapusuz taşınmazlarda taşınmazın temlik veya bağışı taşınmazın teslimi ile hüküm doğurur. Ö.Y.’nin 22.03.1992’de ölümü ile eğer taşınmaza bağış yapılan G., H., Ş., V. ve M. Tarafından zilyet olunmuşsa ve daha sonra davalıya satılmış ise bu halde temliklere değer vermek gerekir.

Bu itibarla, tanıklardan bağışlayan Ö.Y.’nin ölüm tarihinden sonra taşınmaza kimlerin zilyet olduğu yönünün açıklattırılması, ondan sonra karar verilmesi gerekir.

Davalı R.’nin temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden dolayı BOZULMASINA, (Y.8.HD. 24.06.199 T. 4546 E. 5889 K.)

Nizam TUTUCU
Emlak Danışmanı

Bir Yorum Gönder