Davacı kayıt maliki davalıdan bağımsız bölümü satın ve devraldığını ileri sürmüştür. Davacının Kat Mülkiyeti Kanunu uyarınca taşınmazın belli bir payını satın alması mümkün iken, haricen satın almış olması kendisine bir hak sağlamaz. (Medeni Kanun madde 684, 706) (mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu madde 213) (2644 sayılı Tapu Kanunu 26) (6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu madde 237)
Yusuf ile Mehmet aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine dair Pendik İkinci Asliye Hukuk Hakimliğinden verilen 26.5.2004 gün ve 833-388 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla, incelendi, gereği düşünüldü:
Davacı vekili, 836 ada 87 parsel üzerindeki binada yer alan 1 adet daireyi 6.000.000.000 TL. karşılığında davalıdan satın ve devraldığını, inşaatın tamamlanmış olmasına karşın davalının tapuda takrir vermekten kaçındığını belirterek, bağımsız bölüme ait tapu kaydının iptali ile vekil edeni adına tapuya tesciline, bu isteği yerinde görülmediği takdirde ödenen satış parasının tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili, satışın söz konusu olmadığını, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, tapulu bir taşınmazın veya üzerindeki bağımsız bölümün haricen satış ve devrinin geçerli olamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi üzerine hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Uyuşmazlık konusu bağımsız bölümün üzerinde yer aldığı 836 ada 87 parsel davalı Mehmet ile davada taraf durumunu almayan 3. kişiler adına paylı olarak tapuda kayıtlı bulunmaktadır.
Davacı vekili, bu parsel üzerinde yapılan binada yer alan bağımsız bölümü satın aldığını ileri sürerek iptal ve tescil isteğinde bulunmuştur. Tapulu taşınmaz üzerindeki bir bina ve bağımsız bölümler Türk Medeni Kanunu’nun 684. maddesi hükmü uyarınca bütünleyici parça niteliğindedir. Aynı Kanunun 706, Borçlar Kanununun 213 ve Tapu Kanununun 26. maddesi hükümlerine göre; tapulu bir taşınmazın devrini amaçlayan sözleşmelerin geçerli olması resmi şekilde düzenlenmiş bulunmalarına bağlıdır. Resmi memur önünde yapılmayan sözleşme hukuken geçerli bir sonuç doğurmaz. Böyle bir sözleşmeye dayanılarak tapulu bir taşınmazın veya üzerindeki bağımsız bölümün iptal ve tesciline karar verilemez. Mahkemece, anılan hükümler uyarınca yazılı şekilde davanın reddine karar verilmiş olmasında herhangi bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
Bundan ayrı, somut olayda 30.9.1988 gün 2/2 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının da uygulama kabiliyeti bulunmamaktadır. Anılan İçtihadı Birleştirme Kararında, Kat Mülkiyeti Kanunu’na tabi olmak üzere yapımına başlanılan taşınmazdan bağımsız bölüm satımına ilişkin geçerli bir sözleşme olmadan tarafların bağımsız bölüm satımında anlaşarak alıcının tüm borçlarını eda etmesi ve satıcının da bağımsız bölümü teslim ederek alıcının onu malik gibi kullanmasına rağmen satıcının tapuda mülkiyetin devrine yanaşmaması halinde olayın özelliğine göre hakimin Medeni Kanun’un 2. maddesini gözeterek açılan tescil davasını kabul edebileceği benimsenmiştir. Anılan İçtihadı Birleştirme Kararının uygulanabilmesi için tapuda devir borcunun mümkün olmaması gerekir. Somut olayda; davacı, kayıt maliki davalıdan bağımsız bölümü satın ve devraldığını ileri sürmüştür. Davacının Kat Mülkiyeti Kanunu’na göre kat irtifakı veya taşınmazın belli bir payını satın alması mümkün iken, haricen satın almış olması kendisine herhangi bir hak sağlamaz. Esasen anılan İçtihadı Birleştirme Kararı sınırlı olarak yüklenici ile alıcı arasında yapılan harici satımlar yönünden uygulama kabiliyeti bulmakta olup, arsa sahibinin yapmış olduğu satışlar yönünden gözetilmemesi gerekir. Davacının İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca da bu yerin tescilini istemesi mümkün olmaz. Tüm bu açıklamalar karşısında, davanın reddine ilişkin hüküm doğru olmaktadır. Diğer yönden, harici satış da kanıtlanmamış bulunduğuna göre satış parasının hüküm altına alınmamış olmasında da herhangi bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Hükmün ONANMASINA, (Y.8.HD. 18.03.2005 T. 1694 E. 2129 K.)
Nizam TUTUCU Emlak Danışmanı
Yorum yazabilmek için oturum açmalısınız.