İştirak halinde mülkiyette (elbirliği ile mülkiyette) taksim, aksine hüküm bulunmadıkça müşterek mülkiyet (paylı mülkiyet) hükümlerine göre yapılır.
Taksim, uygun olmayan bir zamanda istenemez. Uygun zamanın, her iki tarafın menfaatleri gözetilerek ve Medeni Kanun’un 4. maddesindeki takdir hakkı kullanılarak hakim tarafından tayin edilir. (Medeni Kanun madde 2, 4, 698, 703)
Mahalli Mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı ortaklığın giderilmesi davasına dair karar, davalılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, bir parça taşınmaz ortaklığının giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkeme satış suretiyle ortaklığın giderilmesine karar vermiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Medeni Kanunu’nun 703. maddesi uyarınca iştirak halindeki mülkiyet, o mülkün temliki veya ortaklığın giderilmesi ile son bulur. Bu suretle taksime engel hüküm bulunmadıkça müşterek mülkiyet hükümlerine göre yapılır. Medeni Kanun’un 698. maddesinde ise ortakların ortaklık durumunun sona erdirilmesini isteme hakkının sınırları gösterilmiştir.
Medeni Kanun’un 698. maddesinde ortaklığın giderilmesini önleyen hallerden birisi de taksimin uygun olmayan bir zamanda istenmesi ve yapılması halidir. Bu hüküm, ortaklıktan çıkmak isteyen paydaşın bu isteğini diğer paydaş için zararlı olacak şekilde kullanmasını önlemek amacıyla konulmuştur. Medeni Kanun’un 2. maddesinin özel bir uygulama halinden ibarettir. Mevcut hali ile taşınmazın satışından zarar gören paydaşlar bulunabilir. Zarar gören paydaşın zarara uğrama hali kalkmış veya mutat (normal) süre geçmişse ortaklığın giderilmesi talebinin kabul edilmesi gerekir. Uygun zamanın her iki tarafın menfaatleri ölçülerek ve Medeni Kanun’un 4. maddesindeki takdir hakkı kullanılarak tayini gerekir.
Olayımızda, ortaklığın giderilmesi istenen tapuda arsa olarak iştirak halinde kayıtlı bulunan taşınmaz üzerinde tasdikli röleve projesine uygun, bodrum, zemin ve 1. normal katları bitmiş 2, 3 ve çekme katları kaba inşaat halinde tadilat ve yapım çalışmaları devam etmekte olan bir bina inşaatının bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda yukarıda belirtilen ilkelere göre taşınmaz üzerindeki inşaata ne zaman başlandığı ve ne kadar süredir devam ettiği, inşaatın tamamlanamama nedenleri saptanıp tartışılmadan noksan inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi hatalı olmuştur.
Hüküm bu nedenle bozulmalıdır. Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, (Y.6.HD. 23.09.1997 T. 6571 E. 6908 K.)
Nizam TUTUCU Emlak Danışmanı
Yorum yazabilmek için oturum açmalısınız.