Bakıp Gözetme Sözleşmesi Devam Ederken Yapılan Satış – Tescil Davası
1- Bakıp gözetme sözleşmesinin iptaline ilişkin hüküm, bakıp gözetme koşulunun yerine getirilmemesi nedenine dayandığından sözleşmenin bozulması (feshi) niteliğini taşır ve hüküm tarihinden başlayarak geçerli olur. 2- Sözleşmenin bozulması gününe kadar bakıp gözetme koşulu ile taşınmazın temlik edildiği kimse asli zilyet durumundadır ve temlik edenin bu sırada diğer bir kişiye yaptığı satış geçersizdir. (818 sayılı Borçlar Kanunu...
Koşullu Bağışlamada Sözleşmeye Uyulmaması, Yorum – Tescil Davası
1- Sözleşmelerin yorumu, kullanılan deyimlere bakılmaksızın tarafların gerçek iradelerine göre yapılır. 2- Resmi sözleşmede bağışın koşulsuz ve bedelsiz olduğu görülse dahi dosyaya toplanan delil ve belgelerden bağış nedeni anlaşılıyorsa, o yolda hareket edilmesi gerekir. 3- Bağış nedeninin ifasının mümkün olmadığı belgelenmiş ise, amaca aykırı bir kullanım olmamak koşuluyla, bağışlayan bağıştan dönme hakkı saklı tutulmamışsa iptal...
Beklenen Miras Payının Devri – Düzeltme Davası
Miras bırakanın iştirak veya muvafakat etmesi şartı ile muhtemel mirasçının Medeni Kanun’un 678. maddesi uyarınca yaptığı miras payının temliki sözleşmesi gayrimenkule ait olsa dahi maddedeki şekle uygun olması yeterlidir. Yukarıda tarihi, numarası, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; Dairenin 7.3.1994 gün ve 1552-2456 sayılı ilamıyla bozulmasına karar verilmişti. Adı geçen Dairemiz kararının düzeltilmesi istenilmekle, evrak...
Geçersiz Sözleşme ve Alım Hakkı – Tescil Davası
Kanun; borçlu borçlarını ödemediği surette alacaklıya taşınmazın bedelinden alacağını istifa hakkını vermiş ve borçlu borcunu ödemediği surette alacaklıya gayrimenkulü temellük yetkisi veren her türlü sözleşmeyi batıl saymıştır. (Medeni Kanun madde 873) Davacı R.D. ve R.G.’in vekilleri tarafından, Sosyal sigortalar Kurumu Genel Müdürlüğü aleyhine açılan davada: Tapu sicilindeki iştira hakkının kaldırılması, iptali ve bu sebeple,...
Ölünceye Kadar Bakma Sözleşmesi Yerine Satış Yapılması – İptal Davası
1- Hata, iç irade ile açıklanan irade arasındaki bilmeyerek yapılan uyumsuzluktur. 2- Hatanın esaslı sayılabilmesi için hataya düşülmeseydi böyle bir sözleşmenin hiç veya açıklanan biçimde yapılmayacağının ispatlanması gerekir. 3- Hataya düşen, hatayı öğrendiği tarihten itibaren 1 yıl içinde karşı tarafa tek taraflı bir irade açıklaması veya defi veya dava yoluyla geçmişe etkili olarak sözleşmenin ortadan kaldırılmasını ve verdiği...
Yorum yazabilmek için oturum açmalısınız.