Muhdesatın Tapuya Şerh Verilmesi – Tespit Davası
Taşınmaz üzerinde bulunan muhtesatın, kütüğün beyanlar hanesinde gösterilebilmesi için arzın sahibinden başkasına ait alması gerekir. Miras, bırakanın olup terekesinin iştirak halinde mülkiyet şeklinde mirasçılarına intikal etmesi halinde, bu mirasçıları başka kişi olarak değerlendirmek mümkün değildir. Taraflar arasında, kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle, temyiz isteminin...
İştira Hakkı ile Şerhli Taşınmazın Satılması – Ortaklığın Giderilmesi Davası
1- Taşınmaz malı tapu siciline şerh edilen iştira hakkı ile satın alan kimseler, iştira hakkının borçlusu yerine geçerler. 2- İştira hakkı sahibi, bu şekilde satın alan kimselere karşı, şerhte gösterilen süre içinde ıştıra hakkını kullanabilir. 3- Ortaklığın giderilmesi davasında, taşınmaz malın, tapu sicilinde şerhli iştira hakkı ile yükümlü olarak satılması gerekir. (Medeni Kanun madde 736, 698, 1009) Mahalli Mahkemesinden verilmiş...
Vakıf Şerhinin Kaldırılması ve Taviz Bedeli – Tazminat Davası
2762 sayılı Yasanın 29. maddesinde öngörülen, vakıf hakkının ivaza dönüşmesi olgusuna dayalı bir işlemin mevcut olmadığı, aynı Yasanın 27. maddesine göre işlem yapıldığı anlaşıldığından, ödenmesinde gecikilen taviz bedeline ilişkin faiz alacağının, yasal faiz oranı üzerinden hesaplanması gerekir. (7762 s. VAK. m. 27, 28, 29) Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın...
Bütünleyici Parça Tapuya Şerh Edilir mi? – Tescil Davası
1- Murise ait taşınmaz üzerindeki bina, taşınmazın bütünleyici parçası olup zemin sahiplerine aittir. Taşınmaz mülkiyeti bütünleyici parçaları da kapsar. 2- Medeni Kanun’un 1009. maddesinde ve diğer maddelerde, bütünleyici parçanın tapuya şerh edileceğine dair bir madde bulunmamaktadır. Davacı, bu yolda tespit isteyemez ise de muris adına kayıtlı taşınmaz üzerinde murisin muvafakati ile bina yapılmış ise, bu davayı açmakta...
Yeni Malikin Şerhin Silinmesini İstemesi – Terkin Davası
Taşınmazdaki payı kadastro tespitinden sonra çap’a dayanarak iktisap eden davacı, kesinleşen kadastro tespitine göre kaydın beyanlar hanesindeki şerhin, kanuni dayanaktan yoksun bulunduğuna ilişkin itiraz ve dava hakkı, tespite esas tutulan kayıt malikine yani davacının satıcısına (bayisine) aittir. (Y.1.HD. 04.10.1983 T., 8481/9778; YKD. C. X. S. 3, sh. 365) Davacılar çekişmeli (nizalı) taşınmazı kadastro tespitinden sonra...
Yorum yazabilmek için oturum açmalısınız.