Satış Bedelinin Belirlenebilmesi için Kadastro Sınırlamasının Belli Olması – Tescil Davası

Satış Bedelinin Belirlenebilmesi için Kadastro Sınırlamasının Belli Olması - Tescil DavasıFerağa icbar suretiyle tescil istenebilmesi için, davacının kendi edimini yerine getirmesi gerekir.

Davaya bakılabilmesi ve satış bedelinin tayini için kadastro sınırlamasının kesinleşmesi gerekir. (818 sayılı Borçlar Kanunu madde 22, 213) (6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu madde 29, 237)

Davacı kooperatif vekilleri tarafından, davalı İlyas aleyhine 28.5.1982 gününde verilen dilekçe ile ferağa icbar suretiyle tescil istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın kabulüne dair verilen 1.11.1982 günlü hükmün Yargıtay’ca, duruşmalı olarak incelenmesi davalı İlyas tarafından istenilmekle, dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

Dosya kapsamı, toplanan deliller ve kesin bir kabulün mevcut olmaması nedeniyle davalının diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.

Davaya dayanak yapılan ve pay satış vaadine ilişkin olan her iki sözleşme, borç doğuran akit olmaları ve yasada öngörülen koşulları taşımaları nedeniyle hukuken geçerlidir. Hukuken geçerli olan bu iki sözleşmede, metrekaresi 60 liradan satışa vaat edilen payların toplamı, taşınmazın tüm payına eşittir. Satış bedeli miktarının tayini için taşınmazın yüzölçümünün bilinmesi gerekmektedir. Dava konusu taşınmaz kadastro görmüş ve 1416 ada 7 parsel sayı ile tahdit (sınır belirtme) edilmiştir. Dosyadaki yazılardan kadastro sınırlamasının kesinleşmediği anlaşılmaktadır. Kadastro sınırlaması kesinleşmeden taşınmazın mülkiyet ve geometrik durumun belli olduğundan söz edilemez. O halde davaya bakılabilmesi ve satış bedelinin tayini için kadastro sınırlamasının (kadastro tahdidinin) kesinleşmesi gerekir. Kadastro sınırlamasının sonucu beklenmeden yargılamaya son verilerek yazılı biçimde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.

Diğer yönden ferağa icbar suretiyle tescil istenebilmesi için davacının kendi edimini yerine getirmesi gerekir. Davacı Kooperatif, satış bedelinin bir kısmını peşin ödemiş ve arta kalan miktar için satıcıya bono keşide etmiştir. YHGK.nun 19.5.1979 gün ve 1977/14-8372 esas, 1979/4364 karar sayılı ilamlarında açıklandığı veçhile alıcı bono bedellerini ödediği ispat zorunluluğundadır. Bu hususta davacıdan delilleri de sorulmamış ve kendi edimini yerine getirip getirmediği saptanmamıştır.

Bu itibarla, eksik inceleme ve soruşturmaya dayanarak kurulan hükmün bozulması gerekmiştir.

Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (Y.14.HD. 13.09.1983 T. 3522 E. 5476 K.)

Nizam TUTUCU
Emlak Danışmanı

Bir Yorum Gönder