Davacı PTT’nin irtifak hakkı kanundan doğduğuna ve mecra açıktan geçirildiğine göre, davalılara karşı ileri sürülebileceğine ve de bu hattın pek yakınından ENH hattı geçirilerek davacıya zarar verdiği anlaşıldığından, kusurlu olup olmadıklarına bakılmaksızın, el atmanın müdahalesinin önlenmesine karar vermek gerekir.
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine, 6.3.1989 gününde verilen dilekçe ile muarazanın giderilmesi, enerji nakil hatlarının güzergahının değiştirilmesi istenmesi üzerine, yapılan duruşma sonunda, davanın reddine dair verilen, 10.12.1990 günlü hükmün Yargıtay’ca incelenmesi, davacı vekili tarafından istenilmekle; süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya ve içeri-sindeki bütün kağıtlar incelenerek, gereği düşünüldü:
PTT, 4.2.1340 gün ve 406 sayılı Telgraf, Telefon Kanunu’nun 14. maddesine göre, şahıslara ait arazi içinde emlak ve müessesenin haricinde kullanma ve yararlanmaya engel olmayacak biçimde telefon hattı geçirmiştir. Bu hattın açıktan çekilmesinden ve kullanılmaya başlanılmasından çok sonra, T… ve B… A.Ş.’lerine ait 15 kv.lık ENH’nın yapımında, elektrik kuvvetli akım tesisleri, PTT hatlarına paralel geçirilmiştir. T… A.Ş.’ne ait 15 kv.lık ENH’nın, PTT telefon hattına paralel çekildiğinden, PTT telefon hattını endükleme sahası altına almış olup, konuşmaların sağlıklı yapılmasını etkilediği ve sık sık arızalara neden olduğu ve PTT hizmetlerinde çalışan personelin can güvenliğini de tehlikeye soktuğu anlaşılmıştır.
4.2.1340 gün ve 406 sayılı Kanuna uyularak PTT tarafından çekilen havai hat açıktan geçirilmiştir. Bu açıktan geçirilme olayı ile yasadan doğan PTT hakkı, üçüncü kişilere karşı da ileri sürülebilir. Yani, tapuya işlenmese dahi, yasadan doğan bu hak kullanılırken mecra açıktan geçirilmekle, Medeni Kanun’un 653. maddesine göre üçüncü şahıslara karşı dermeyan edilme özelliğini kazanır. O halde; davalı şirketler böyle bir hattı görmedik, bilmiyoruz diyemezler.
Davacı PTT’nin hakkı kanundan doğduğuna, mecra açıktan geçirildiğine göre, davalılara karşı ileri sürülebileceğine ve de bu hattın pek yakınından yukarıda yazılı havai hat geçirilerek davacıya zarar verdiği anlaşılması halinde, kusurlu olup olmadıklarına bakılmaksızın el atamanın müdahalesinin önlenmesine karar vermek gerekir.
O halde; 1.1.1990 günlü K. isimli Elektrik Yüksek Mühendisinin raporunda belirttiği engellemenin önlenmesi lazımdır. Bu yön üzerinde durulmadan karar verilmesi, doğru görülmemiştir. Hükmün BO ZULMASINA, (Y.14. HD. 26.10.1992 T. 4972 E. 9193 K.)
Nizam TUTUCU Emlak Danışmanı
Yorum yazabilmek için oturum açmalısınız.