Dava tek parça taşınmaz mal ortaklığının giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkeme satış suretiyle ortaklığın giderilmesine karar vermiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz olunmuştur.
Ortaklığın giderilmesi istenilen taşınmaz 66 pafta 22 parseldeki binanın 3. katında bulunan 26 nolu mesken olup, davacı ile davalının müşterek malik oldukları tapu kaydından anlaşılmaktadır. Ancak paydaşların, projeye rağmen bu bağımsız bölümü 2 bölüm haline getirdikleri, o şekilde kullanılması ve izale-i şüyu davası açılamaması konusunda anlaştıkları, iddiayı doğrulayan 24.12.1990 günlü taahhütnameden anlaşılmaktadır. Her ne kadar, davacı tarafından verilen taahhütnamenin normal irade mahsulü olmadığı iddia edilmiş ise de sükutu hak süresi içinde iptalinin istenip, iptal olunduğu hakkında da bir bildirim olmadığına göre buna itibar edilmesi gerekmektedir.
Böylece, bağımsız bir taşınmaz gibi değerlendirilmesi gereken 26 nolu bağımsız bölümünün müşterek maliklerince fiilen 2’ye ayrılarak bir kısmının paydaş davacıya, diğer kısmın paydaş davalıya tahsis olunduğunun kabulü icap eder. Çünkü bu şekildeki kullanma ile beraber ortaklığın giderilmesi davasının açılmayacağının kabul edilmiş olması, bu amacı açıkça belirtmektedir. Bu itibarla anlaşmanın, Medeni Kanun‘un 698. maddesinde ifadesini bulan ortaklığın devamı anlaşılması niteliğinde olduğunun kabulü icap eder. Bu nedenle davanın reddi gerekirken, yazılı gerekçe ile satış kararı verilmesi hatalı olmuştur. Hükmün bu nedenle BOZULMASINA, (Y.6.HD. 25.09.1996 T. 7443 E. 7807 K.).
ÖZET: Binanın bağımsız bölümüne müştereken malik olan paydaşların projeye rağmen, bağımsız bölümü iki bölüm haline getirip kullanmaları ve izale-i şüyu davası açmayacaklarına dair taahhütleri halinde dava açılamaz.
Nizam TUTUCU Emlak Danışmanı
Yorum yazabilmek için oturum açmalısınız.