Mera için Hendeğin Sınır Kabul Edilebilmesi – Tespite İtiraz Davası

Mera için Hendeğin Sınır Kabul Edilebilmesi - Tespite İtiraz DavasıDayanılan kaydın çekişmeli taşınmaz yönünden mera okuması halinde bu keyfiyet, komşu kayıtlarla ve eylemli durumla belirleniyorsa, mera olarak kabulü gerekir. Taşınmazla meranın hendek sınırıyla ayrılması, taşınmazın meradan açılmadığı anlamına gelmez.

Davacı Z.S. ile davalı Maliye Hazinesi arasındaki tespite itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Bursa Yenişehir Kadastro Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 1.12.1989 gün ve 1986/23 E. 1989/61 K. sayılı kararın incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 16. Hukuk Dairesinin 30.1.1992 gün ve 4423-845 sayılı ilamı ile;

… Tapulama sırasında 578 parsel sayılı 3108 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 523 nolu parsele uygulanan 408 tahrir nolu vergi kaydının batı hududunun mera okuması, Mart 942 tarih 48 nolu tapunun da, aynı yönü çayır okuması nedeniyle mera olarak sınırlandırılmıştır. İtirazı tapulama komisyonunda reddedilen davacı kazandırıcı zaman aşımı zilyetliğine dayanarak dava açmıştır.

Mahkemece davanın kabulüne ve dava konusu parselin davacı adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.

Dayanılan vergi kaydı dava dışı parsele uygulanmış, miktarı kadar yer kapsamına bırakılmıştır. Kayıt çekişmeli parsel yönünün mera okuduğu gibi, komşu parsel kayıtları da bunu doğrulamaktadır. Eylemli durumda da, taşınmazın bitişiğindeki mera parseli bulunmaktadır. Çekişmeli taşınmazla mera arasında hendek bulunması taşınmazın meradan açılmadığı anlamına gelmez. Meraların içinde hendeklerin bulunması doğaldır. Bu yön dikkate alınarak davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir… gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

Hukuk Genel Kurulu’nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere ve özellikle, davacının iddiasına dayanak yaptığı, çekişmesiz 523 sayılı parsele revizyon gören T. Sani 1309 tesis ve Mart 1942 tarihli tapu kaydı, çekişmeli taşınmaz yönünü çayır okuduğu gibi, 1937 tarihli vergi kaydı da aynı yönde mera göstermektedir. Hendek sınırının kadim ve sabit olduğunun kabul edilebilmesi için, dayanak kayıtlarının bu yönde hendek göstermesi gerektiği kuşkusuz olduğuna göre, Hukuk Genel Kurulu’nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.

Davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı BOZULMASINA, (YHGK. 22.12.1993 T. 16-782 E. 873 K.)

Nizam TUTUCU
Emlak Danışmanı

Bir Yorum Gönder