Tapuya Konulan Şerhin Etkisi – Tescil Davası
1- Sicile şerh vermekle, kişisel hak güçlendirilmiş olur. Ancak bu, şerhten önce doğan kişisel hakları etkilemez. 2- Mahkeme kararı ile taşınmaz iktisap eden kimse, tescilden önce taşınmazı edinir. 3- Sonradan verilen tescil kararı, eski tarihli kararı ortadan kaldırmaz. Kazanılan hakkı etkilemez. (Medeni Kanun madde 1005) Davacı T. vekili tarafından davalılar aleyhine, 3.4.1985 gününde verilen dilekçe ile muarazanın önlenmesi ve...
Ruhsatsız Bağımsız Bölüm için Şerh Verilmesi – Tespit Davası
Bağımsız bölümler için tapuya şerh verilmesine olanak yoktur. Ruhsatsız yapılar için, yasada gösterilen koşullar yerine getirilmek suretiyle, kat mülkiyeti kurulmasına olanak vardır. Eda davasının açılmasının mümkün olduğu hallerde, hukuki yarar bulunmadığından tespit davası dinlenemez. (2981 s. K. m. 16) Davacı Osman vekili tarafından davalı şirket aleyhine, 11.3.1988 gününde verilen dilekçe ile 770 ve 771 parsel sayılı taşınmazlara...
Arazi Üzerindeki Bina Ayrı Olarak Tescil Edilebilir mi? – Tescil Davası
Taşınmazın tesciline karar verilirken, üzerindeki binanın tescil dışı kalması olanaksızdır. Bina üzerinde başka bir kimsenin hakkı varsa, bu hak kaydın beyanlar hanesinde gösterilebilir. (Medeni Kanun madde 684, 1009, 1010) Ramazan ile Hazine ve belediye başkanlığı arasındaki, tescil davasının kabulüne dair Karlıova Asliye Hukuk Hakimliğinden verilen 20.9.1984 gün ve 78/95 sayılı hükmün, Yargıtay’ca incelenmesi, Hazine...
Muhdesatın Tapuya Şerh Verilmesi – Tespit Davası
Taşınmaz üzerinde bulunan muhtesatın, kütüğün beyanlar hanesinde gösterilebilmesi için arzın sahibinden başkasına ait alması gerekir. Miras, bırakanın olup terekesinin iştirak halinde mülkiyet şeklinde mirasçılarına intikal etmesi halinde, bu mirasçıları başka kişi olarak değerlendirmek mümkün değildir. Taraflar arasında, kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle, temyiz isteminin...
Yeni Malikin Şerhin Silinmesini İstemesi – Terkin Davası
Taşınmazdaki payı kadastro tespitinden sonra çap’a dayanarak iktisap eden davacı, kesinleşen kadastro tespitine göre kaydın beyanlar hanesindeki şerhin, kanuni dayanaktan yoksun bulunduğuna ilişkin itiraz ve dava hakkı, tespite esas tutulan kayıt malikine yani davacının satıcısına (bayisine) aittir. (Y.1.HD. 04.10.1983 T., 8481/9778; YKD. C. X. S. 3, sh. 365) Davacılar çekişmeli (nizalı) taşınmazı kadastro tespitinden sonra...
Tescilin Sebebe Bağlı Olması – Tescil Davası
Tescilin sebebini teşkil eden idari karar, hukuki varlığını koruduğu sürece, açılan tapu iptali ve tescil davasının dinlenebilmesine yasal olanak yoktur. (Medeni Kanun madde 1022) Taraflar arasındaki davadan dolayı, Urfa Asliye Hukuk Hakimliğimden verilen, 25.2.1991 gün ve 140/28 sayılı hükmün bozulmasına ilişkin olan, 28.4.1992 gün ve 13189/5652 sayılı kararın düzeltilmesi, süresinde davalılardan A. vekili tarafından istenilmiş...
Tapu Sicilinden Doğan Zararın Giderilmesi – Tazminat Davası
Tapu sicilinin tutumunda, Devletin sorumluluğu, kusursuz sorumluluktur. Devletin sorumluluğundan söz edilebilmesi için tapu sicilinin tutulmasında, görevlinin hukuka aykırı bir işlemi ve bu işlemle zararlı sonuç arasında bir illiyet bağının varlığı gerekir. (Medeni Kanun madde 1007) Taraflar arasındaki tazminat davası üzerine, yapılan yargılama sonunda, ilamda yazılı nedenlerden dolayı, 2.000.000 liranın mahkemenin 1986/417-227 sayılı...
Tapuda Sahte Vekaletname ile Yapılan İşlem… – Tazminat Davası
Kat mülkiyetine tabi bağımsız bölüm A adına kayıtlı iken, A’ya ait kimlik bilgileri kullanılarak düzenlenen sahte noter vekaletnamesi ile gerçekleştirilen tapu intikalinde zarar, tapu sicilinin tutulmasından değil, sicilin düzenlenmesine etken olan vekaletnameden kaynaklanmaktadır. Hazinenin sorumluluğu tapu sicilinin tutulmasından kaynaklanmakta olup, kusursuz sorumluluktur. Ancak hazine, uygun illiyet bağının kesildiğini ispat...
Tapu Sicilinde Yapılan Hatadan Oluşan Zarar – Tazminat Davası
Tapu sicilinin tutulmasından doğan tazminat davası, genel zaman aşımı süresine tabidir. Hazinenin sorumlu tutulabilmesi için, zararın kesin olarak gerçekleşmesi gerekir. Zarar, bu konuda mahkemece karar verilmiş olması ile değil, fiili ödeme gününde doğmuş sayılmalıdır. (Medeni Kanun madde 1007) Taraflar arasındaki tazminat davası üzerine, yapılan yargılama sonunda, ilamda yazılı nedenlerden dolayı, zaman aşımı yönünden davanın...
Tapu Sicilinde Yapılan Hatalı İşlem – Alacak Davası
Tapu sicillerinin tutulmasından dolayı doğacak bütün zararlardan Hazine sorumlu olup, Hazinenin buradaki sorumluluğu kusursuz sorumluluktur. Davacı Ali vekili tarafından davalı Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü aleyhine 1.12.1997 gününde verilen dilekçe ile tapu sicil müdürünün hatalı işlem yapmasından dolayı uğradığı zararın Medeni Kanun’un 1007. maddesine göre istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine...
Yorum yazabilmek için oturum açmalısınız.