Paylı Mülkiyetin Elde Edilmesi – Tescil Davası
1- Tapuda müşterek mülkiyet şeklinde zilyet olan kimse, diğer pay sahipleriyle aralarında irs ilişkisi olmamak kaydıyla, Kadastro Kanunu’nun 13/B-c maddesindeki koşulların gerçekleşmesi halinde, diğer payları kazanabilir. 2- Tapuda hisseli olarak kayıtlı taşınmazdan, tapu ile pay satın alanlar için Medeni Kanun’un 713/2 [639/2] ile iktisabı sağlayacak zilyetliğin tapuda pay satın alma tarihinden itibaren başlaması gerekir. Taraflar...
Eşler Arasında Vekaletname ile Taşınmaz Alımı – Tescil Davası
Karı-koca arasındaki vekalet ilişkisi, vekilin iktisap ettiği gayrimenkulü isteme hakkı vermez. Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davalı durumunda olan koca, uyuşmazlığa konu taşınmaz malı üçüncü şahıstan satış akdi ile kazanmıştır. Kadın satış akdine dahil olmamıştır. Davacıya, taşınmazı satın alması...
Kadastrodan Önceki Tapu Kaydının Hukuki Değerini Koruması – Tescil Davası
Kadastro ile oluşan tapunun, kadastrodan önceki kayda dayanarak açılan iptal davasında; davacı tarafın dayandığı bu tapu kaydının çekişmeli parseli içerdiği (kapsadığı) anlaşılmış ise de 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 13/B-c maddesinde öngörülen şartlar davada oluşmadığından tapu kaydının hukuki değerini yitirdiği kabul edilemez. Ayrıca tapulu taşınmazın kullanılmamış olması da hukuki değerini yitirdiği anlamına gelmez. Tapu kaydının...
Cemaat Taşınmazının Tapu Dışı Satılması – Tescil Davası
1- Dava konusu taşınmaz Musevi Cemaatine ait ve tapuda kayıtlıdır. Cemaatin ölümünün söz konusu olamayacağından, cemaat adına tapuda kayıtlı taşınmazın, kazandırıcı zaman aşımı zilyetliğiyle iktisabına yasal olanak yoktur. 2- Davacı Musevi Cemaatine ait tapulu taşınmazı muvazaadan ari bir belge ile haricen satın aldığını kanıtlayabilir. 3- Mahkemece, 1341 tarihli Bütçe Kanununun 23. maddesinin (V) bendi dikkate alınarak taşınmazın...
Özel/Genel Harman Yeri – Tescil Davası
Tapunun güney sınırındaki yerin özel harman yeri olması durumunda sabit sınırlı, aksi halde köy harman yeri bulunduğunun anlaşılması durumunda miktarı ile geçerli sayılması gerekir. (Medeni Kanun madde 719) Taraflar arasında görülen davada; davacı, tapulamaca yol olarak tespit edilen yerin 1310 parsele revizyon gören 3.12.1942 tarih ve 15 nolu tapusu kapsamında olduğunu ileri sürerek bu kısma ait tespitin iptali ile adına tescilini...
Nısıf Olarak Adlandırılan Taşınmazlar – Tapu İptal Davası
“Nısıf tarla, nısıf dükkan” gibi deyimler taşınmazın ortak mülkiyet konusu olduğunu göstermez. Bu sözcük hukukumuzda bir bütünden ayrılan ve bağımsızlık kazanan iki yarımdan birini anlatmak için kullanılır. (Medeni Kanun madde 1025) Taraflar arasındaki davada; davacı belediyece genişletilen yol içinde kalan dükkan karşılığı verilen yerin tamamını 40 yıla yakın bir süreden beri tasarruf etmekte iken bu yerin 318 ada, 31 parselde yarı...
Zilyetliği Devralanın Dava Hakkı – Tapu İptal Davası
Herhangi bir taşınmazın kadastroca Hazine adına tescilinden sonra taşınmaz üzerinde, tescil öncesi ve tescil sonrası zilyetliği sürdüren ve kazandırıcı zaman aşımı nedeniyle iktisap koşullarını kazanmış olan kişiden taşınmazı satın alanın, tapu iptali ve tescil davası açma hakkı kabul edilmelidir. (Medeni Kanun madde 713/1, 996, 1025) (3402 sayılı Kadastro Kanunu madde 14) Halit ile Hazine, Orman İşletme Müdürlüğü ve Tapçusırtı Köyü...
Tespitten Sonraki Zilyetliğe Dayanma ve Hak Düşürücü Süre – Tescil Davası
1- Medeni Kanun’un 713/2. maddesine dayalı davalarda Hazine, iptali istenen kayıtta malik değil ise de kayıt maliki mirasçısız ölmüş ise Hazine mirasçı olacağından kayıt malikinin ölü olup olmadığı, mirasçı bırakıp bırakmadığı tespit edilmeden Hazine hakkındaki dava husumetten red edilemez. 2- Davacının kadastro tespitinden sonraki zilyetliğe dayanması halinde dava 3402 s. Kadastro Kanunu’nun 12/2 maddesinde belirtilen 10...
Sahibi Bilinemeyen Taşınmazın Tescili – Tapu İptal ve Tescil Davası
1- Dikkat gösteren herkesin malikin kim olduğunu anlayamayacağı hallerde tapu sicilinde yazılı olan malikin bilinemediğinin kabulü zorunludur. 2- Ayrıca tapu kaydındaki malik sütunu boş bırakılmış, malik adının müphem ve yetersiz gösterilmiş olması veya tapu kaydının mevcut olmayan bir şahıs adına tescil edilmiş olması gibi durumlarda malikin kim olduğunun anlaşılamadığının kabulü gerekir. 3- Davada ispat yükü davacı tarafa düşer....
Kayyım ile Dava Takibi Yapılması – Tapu İptal Davası
1- Medeni Kanun’un 713/2. maddesine dayanan iptal ve tescil davalarında kayıt maliklerine kayyım tayin edilerek davaya devam olunamaz. 2- Kayıt maliki sağ ise kendisinin, ölmüş ise mirasçılık belgesi istenerek mirasçılarının araştırılıp davanın bunlara yöneltilmesi, ölmüş olanların mirasçılarının davaya katılması için davacılara süre verilmesi ve malik mirasçı bırakmadan ölmüş ve bu husus mirasçılık belgesi ile sabit ise Medeni...
Yorum yazabilmek için oturum açmalısınız.