Meraların İyi Niyetle Özel Mülkiyete Geçmesi – Tescil Davası
Meralar özel mülkiyete konu oluşturamayacağından, iyi niyetle tapu maliki kişiden satın alma iddiası dinlenmez. Tapulama mahkemesi tarafından verilen kararda taraf olmayan Hazine için söz konusu karar kesin hüküm oluşturmaz. Ancak bu mahkeme kararı güçlü bir kanıt olarak kabul edilmelidir. (Medeni Kanun Madde 1023) Taraflar arasındaki, tapu kaydının iptali ile mera sınırlandırılması davasından dolayı, mahal mahkemesinden verilen...
Tapuda Yapılan Yanlış Kaydın Giderilmesi – Düzeltme Davası
Tapu kayıt düzeltme davalarında husumet bu sicilleri tutmakla görevli Tapu Sicil Müdürdü veya tapu sicili görevlilerine yöneltilir. Hazine vekilleri bu davaları kanuni temsilci sıfatıyla takip eder. Ancak, Tapu Siciline izafeten Hazine olarak açılan dava dilekçesi gerçek hasım Tapu Siciline tebliğ edilerek davaya devam edilebilir. Taraflar arasındaki tapu kayıt düzeltme davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Pendik Asliye 3....
Tescilin İyi Niyetli Üçüncü Kişilere Karşı Hükmü – Tescil Davası
Davacının, davalının taraf olmadığı iptal davasında, çekişmeli taşınmazın ifraz edildiği ana parselin, Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan, tescile ve özel mülkiyete konu olamayan yerlerden olduğu jeolojik inceleme ile anlaşılmakla bu yön davalı için kesin kanıttır ve davalı, Medeni Kanun madde 1023 ‘ten yararlanamaz. Davacı, davalı adına tapuda kayıtlı 177 parsel sayılı taşınmazın, Devletin hüküm ve tasarrufu altında...
Tapu Sicilinde Yapılan Hatanın Düzeltilmesi – Tashih Davası
Tapu Sicilindeki yanlışlıklardan doğan davalar, bunları tutmakla görevli ve sorumlu Tapu Sicil Muhafızlıklarına yöneltilir. Bu itibarla Tapu Sicil Müdürlüğü hasım gösterilerek dava açılması gerekir. Taraflar arasındaki tapuda isim düzeltme davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Kartal 2.Asliye Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 05.05.1998 gün ve 97/732 E-98/253 K. sayılı kararın incelenmesi Tapu Sicil Müdürlüğüne...
Tescilde Hukuksal Nedenin Gerekliliği – Tescil Davası
Ayni haklar, illete bağlı bir muamele sonunda doğar, değişir veya son bulur; sadece mücerret bir tescil mülkiyetin doğumu için yeterli olmayıp, ayrıca geçerli bir hukuksal nedenin de varlığı gereklidir. Davacı vekili, müvekkiline ait 1332 parsel sayılı taşınmazın Milli Savunma Bakanlığı ihtiyacı için 330 m2’lik kısmın kamulaştırıldığını; 6830 sayılı İstimlak Kanunu’nun 17. maddesine göre tescil talep edildiğinde, davaya bakan Ankara...
Çift Tapuda Hazineyi Bağlayan Konular – Tescil Davası
Tescil davasında Hazine taraf olduğuna göre, tescil hükmü Hazine yönünden kesin hüküm oluşturur; tapu Hazineyi bağlar. Buna karşın, Hazinenin anılan yer hakkında tapu oluşturup, taşınmazı dağıtması geçersizdir ve böyle oluşturulan tapu ile ilgili tescil işlemi, temelde hukuksal nedenden yoksundur. Sınırlama, yasadan doğan bir yükümlülük olduğundan, bu yönün tapu sicilinde belirtilmemiş (şerh edilmemiş) olması, davalının mal ediniminin...
Tapuya Konulan Şerhin Etkisi – Tescil Davası
1- Sicile şerh vermekle, kişisel hak güçlendirilmiş olur. Ancak bu, şerhten önce doğan kişisel hakları etkilemez. 2- Mahkeme kararı ile taşınmaz iktisap eden kimse, tescilden önce taşınmazı edinir. 3- Sonradan verilen tescil kararı, eski tarihli kararı ortadan kaldırmaz. Kazanılan hakkı etkilemez. (Medeni Kanun madde 1005) Davacı T. vekili tarafından davalılar aleyhine, 3.4.1985 gününde verilen dilekçe ile muarazanın önlenmesi ve...
Ruhsatsız Bağımsız Bölüm için Şerh Verilmesi – Tespit Davası
Bağımsız bölümler için tapuya şerh verilmesine olanak yoktur. Ruhsatsız yapılar için, yasada gösterilen koşullar yerine getirilmek suretiyle, kat mülkiyeti kurulmasına olanak vardır. Eda davasının açılmasının mümkün olduğu hallerde, hukuki yarar bulunmadığından tespit davası dinlenemez. (2981 s. K. m. 16) Davacı Osman vekili tarafından davalı şirket aleyhine, 11.3.1988 gününde verilen dilekçe ile 770 ve 771 parsel sayılı taşınmazlara...
Tescil Davası Sonuçlanmadan Ecrimisile Hükmedilmesi – Ecrimisil Davası
Zilyetliğin araştırılmasında, taşınmazın öncesinin kime ait olduğu, kimden kime kaldığı, kimler tarafından, ne zamandan beri, ne sebep ve şekilde tasarruf edilegeldiği tespit edilmelidir. Davacı F.K. ve arkadaşları ile davalı O.O. ve arkadaşları arasındaki tapu iptali, tescil, el atmanın önlenmesi ve ecrimisil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Kahramanmaraş Asliye 1. Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen...
Zilyetliğin Defan İleri Sürülmesi – El Atmanın Önlenmesi Davası
Kadastro çalışmalarına başlanılan bölgelerde, dava edilen yer tespit görmemiş olsa bile, Kadastro Kanunu’nun mülk edinmede zilyet lehine tanıdığı haklar, bir davaya dayanak tutulabileceği gibi, aleyhine açılan davalarda da zilyet tarafından defan ileri sürülebilir. Kadastro Yasasının en belirgin amaçlarından biri de tapu dışı işlemlerin tasfiyesini sağlamaktır. (3402 sayılı Kadastro Kanunu madde 32) Taraflar arasındaki el...
Yorum yazabilmek için oturum açmalısınız.