Satışı Vaat Edilen Taşınmazın Üçüncü Kişiye Devredilmesi
Satış vaadinde bulunan kişi, söz konusu taşınmazı üçüncü bir kişiye devrederse; vaat edilen kişi, bu üçüncü kişiden bir şey talep edemez. Satış vaadinde bulunan kişiden müspet zararın tazminini isteyebilir (Türk Borçlar Kanunu madde 112’ye dayanarak). Tapu sicilinde, satın alan üçüncü şahsa karşı iptal ve men davası açılamaz. Üçüncü kişi taşınmazı kötü niyetle elde etmişse Borçlar Kanunu madde 41/2 gereğince tazminat...
Taşınmaz Sahibinin Rızasıyla Kamu Hizmetine Ayrılan Yer – Tescil Davası
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Pendik 1. Asliye Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 12.06.2007 gün ve 2006/98 E. 2007/217 K. sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin 13.12.2007 gün ve 2007/12006 E. 2007/14959 sayılı ilamı ile, (… Dava, davacının kendi istemiyle yola terk edilen ve tapuda da terkin...
Birden Çok Satış Vaadi – El Atmanın Önlenmesi Davası
Taraflar arasındaki el atmanın önlenmesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Gaziosmanpaşa Asliye 3. Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 24.12.1998 gün ve 1998/253-1261 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin 28.6.1999 gün ve 1999//3618-4795 sayılı ilamı ile; (…Dava, satış vaadi sözleşmesi nedeniyle kişisel hakka dayalı el atmanın önlenmesi...
Devletin Mal Edinme Yolları
Sahipsiz mallar kamu malı niteliğindedir. Bu mallar doğal nitelikleri itibariyle doğrudan doğruya kamunun yararlanmasına tahsis edilmişlerdir. Hizmet ve orta mallarının ise kamu malı sayılabilmesi için alım-satım, kamulaştırma gibi hukuki bir işlem ile veya gölün, akarsuyun kuruması gibi bir olayla idare malları arasına girmesi gerekir. Ayrıca kamu yararına, kullanımına veyahut da kamu hizmetine tahsisi gerekir. Bunların haricinde...
Tapusuz Taşınmazda Ölünceye Kadar Bakma Sözleşmesi – İtiraz Davası
Taraflar arasındaki tespite itiraz davası üzerine yapılan yargılama sonunda: Davanın reddine ilişkin verilen hüküm davacı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle dosya incelendi, gereği düşünüldü: Kadastro sırasında 127 ada 25 parsel sayılı 844 m2 yüzölçümündeki taşınmaz vergi kaydı, miras ve kazandırıcı zaman aşımı zilyetliği nedeniyle davacı ve davalılar adlarına tespit edilmiştir. Askı ilan süresi içinde davacı taşınmazı...
Satış Bedelinde Muvazaa – Önalım Davası
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan şuf’a davasına (önalım davası) dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla; dosyadaki bütün kağıtlar okunup, gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, şuf’alı payın iptali ile davacı adına tescili istemidir. Mahkemece istem gibi karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Şuf’alı payın 7.2.1992 tarihinde davalıya 7.500.000 TL. bedelle satılması...
Müşterek Mülkiyetli Arazide Mutabakat Almadan Bina Yapmak – El Atmanın Önlenmesi Davası
Taraflar arasındaki davada; davacı, 1753 ada 13 parsele yapılan binanın kal’i (yıkılması) suretiyle, vaki el atmanın önlenmesini istemiştir. Davalı, mukabil dava olarak nizalı yeri haricen satın aldığını, iyi niyetle ev yaptığını, bu nedenle Medeni Kanun‘un 724. maddesi gereğince adına tescili talebinde bulunmuştur. Davanın reddine, mukabil davanın kabulü ile 249.600 liranın S.’ye ödenerek, 12.11.1979 tarihli krokide...
Kiracının, El Atmanın Önlenmesi Davası Açması
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine, 27.09.1991 gününde verilen dilekçe ile el atmanın önlenmesi istenmesi üzerine, yapılan duruşma sonunda, davanın husumet yönünden reddine dair verilen, 25.09.1992 günlü hükmün, Yargıtay’ca incelenmesi, davacı vekili tarafından istenilmekle; süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek, gereği...
Çok Az Paylı Birinin Önalım Hakkını Kullanmak İstemesi – Önalım Davası
Taraflar arasındaki şuf’a davasından (önalım davası) dolayı yapılan yargılama sonunda; Mersin Asliye 1. Hukuk Mahkemesi’nce davanın reddine dair verilen 8.6.1994 gün ve 1993/886 – 1994/473 sayılı kararın incelenmesi, davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 6. Hukuk Dairesi’nin 31.10.1994 gün ve 10864-11118 sayılı ilamıyla (… Şuf’alı pay, 16.9.1993 tarihinde davalıya satılmış, dava ise...
Taşınmaz Mülkiyet Hakkının Dikey Kapsamı Nedir?
Taşınmaz mülkiyetinin dikey kapsamı, arazinin üstünde kalan hava tabakasında ve altında kalan toprak derinliğinde hangi oranda faydalanabileceği konusu ile ilgilidir. Medeni Kanun‘un 718. maddesine göre: “Arazi üzerindeki mülkiyet, kullanılmasında yarar olduğu ölçüde, üstündeki hava ve altındaki arz katmanlarını kapsar. Bu mülkiyetin kapsamına, yasal sınırlamalar saklı kalmak üzere yapılar, bitkiler ve kaynaklar da...
Yorum yazabilmek için oturum açmalısınız.