Dikilen Şeylerin Mülkiyeti Hakkında

Dikilen Şeylerin Mülkiyeti HakkındaMedeni Kanun Madde 729’a göre: “Bir kimse başkasının fidanını kendi arazisine ya da kendisinin veya bir üçüncü kişinin fidanını başkasının arazisine dikerse, başkasının malzemesini kullanarak yapılan yapılara veya taşınır yapılara ilişkin hükümler bunlar hakkında da uygulanır. Ağaçlar ve ormanlar üst hakkına konu olamaz.” Yine Medeni Kanun Madde 684 ve 718’e göre arazinin mülkiyeti, arazi üzerine dikilen şeyleri (bitkileri) de kapsar. İnşaatlarda olduğu gibi bitkilerde de aranılan koşulların bulunup bulunmamasına bakmaksızın arazinin bütünleyici parçası sayılırlar. Bu kural sadece sürekli kalmak amacıyla dikilen şeyler için geçerlidir, taşınır bitkilere uygulanmaz.

Her ne kadar Medeni Kanun yapılarla bitkileri aynı esaslara tabi tutmuşsa da bitkiler için üst hakkı kurulmasına izin vermemiştir. Kural olarak dikilen şeyler (bitkiler) toprağın bütünleyici parçasını (mütemmim cüz) oluşturur. Bunun geçerli olması için derin köklerle toprağa bağlanmış olmalı ve devamlı kalmak amacıyla dikilmiş olmalıdır.

Başkasının zilyet veya malik bulunduğu arazinin üzerine ağaç dikmek ve yetiştirmek, ağaçlara sahip olmayı gerektirmez. Yargıtay Üçüncü Hukuk Dairesi 3.2.1964 gün 17 esas 846 karar sayılı ilamda: “Kestane ağaçlarının, üzerinde bulunduğu toprağın mütemmim cüzü” olduğu belirtilmiştir. Hukuk Genel Kurulu’nun 3.5.1972 gün v 1972/8-296-282 sayılı kararına gör kavak ağaçlarının tamamlayıcı parça olmadıkları karar altına alınmıştır. Bunun sebebi de kavak ağaçlarının ticari amaçla, büyüyüp olgunlaştığında kesilip götürülmek üzere yetiştirilmesidir. Ekin ve mahsullerde devamlı kalma amacı bulunmadığı ve toprağa derin köklerle bağlı olmaları da söz konusu olmadığı için tamamlayıcı parça sayılmazlar.

Medeni Kanun yürürlüğe girmeden önceki eski hukukumuza göre meyveli ağaç, bağ, zeytin, fıstıklık gibi ağaçlar, üzerinde bulundukları taşınmazdan bağımsız olarak ağaçların bir kısmı veya bütünü ayrı olarak, taşınmaz da ayrı olarak tapuya tescil edilebiliyordu. Eski kanuna göre kurulan bu haklar için istisna getirilerek devamı sağlanmıştır (Medeni Kanunun Sureti Mer’iyeti ve Şekli Tatbiki Hakkındaki, 864 sayılı Kanunun 21 ve 39. maddeleriyle).

Nizam TUTUCU
Emlak Danışmanı

Bir Yorum Gönder