Davacı tarafından, Hazine davalı aleyhine, 9.1.1995 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı tesisi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 29.2.1996 günlü hükmün, Yargıtay’ca incelenmesi, davacı tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek, gereği düşünüldü.
Dava, geçit hakkı isteminden ibarettir. 3 sayılı parselin maliki, 2 sayılı parsel malikinden geçit istemiştir. 3 ile 2 sayılı parseller arasında dere vardır. Davacı, derenin üzerine köprü kurmak suretiyle, 2 sayılı parselden geçerek Ilıcalı köyü yoluna sırf köprü yaparak ulaşmanın fevkalade masraflı olacağını, kendisi için yıkıma varan masrafı gerektirdiğinden, bu seçeneği istemediğini ileri sürmüştür. Mahkeme, her iki seçenek içinde dereden geçme bulunduğundan, dereye de geçit kurulamayacağından, davanın reddine karar vermiştir.
Dereler hakkında tapu kaydı düzenlenmez. Bunlar, sınırından geçtiği gayrimenkulün kadastrosu düzenlenirken, taşınmaz sınırına işaretle belirlenirler. Böyle bir halin, sınırında dere olan gayrimenkullerde, dereden köprü yaparak, karşı kenardaki gayrimenkulden geçit kurularak, ana yola bağlantı kurulmasını engelleyemez. Derelerden herkes yararlanacağına göre, davacı da köprü kurarak yararlanabilir. O halde 2 sayılı parselin 13.4.1995 tarihli keşfinde düzenlenen krokisinde, yeşil renkli kalemle boyalı olarak gösterilen yerde, 3 sayılı parsel lehine geçit kurulmasına sırf sınırda dere olması mani olmamalıdır. Davacı, dereden köprü ile geçeceğini belirttiğine göre, bu seçenekten davanın kabulüne karar verilmesi gerekir iken, davanın reddi doğru görülmemiştir. Hükmün BOZULMASINA, (Y.14.HD. 22.04.1996 T. 2469 E. 2871 K.)
Nizam TUTUCU Emlak Danışmanı
Yorum yazabilmek için oturum açmalısınız.