Taşınmazdaki bir kısım paya dair ortaklığın giderilmesi mümkün değildir. Ancak bir malın bütününe dair ortaklığın giderilmesi istenebilir. Bu itibarla bir kısım paya yönelik davanın taşınmazın bütününe dair ortaklığın giderilmesi davası olarak kabul edilmesi zorunludur.
Taraflar arasındaki ortaklığın giderilmesi davasından (izale-i şüyu davasından) dolayı yapılan yargılama sonunda: Kayseri 3. Sulh Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 25.4.1995 gün ve 1993/13-1995/317 sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin 9.11.1995 gün ve 10859-1 1033 sayılı ilamiyle;
… Davacı, Sümer Mah. Kirişhane Mevkiinde 118 pafta 630 adadaki 23 parsel sayılı taşınmazda davalılarla birlikte bir kısım payın ortağı olduğunu iddia ile mümkünse bu paydaki ortaklığın, olmadığı takdirde taşınmazın satışı suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verilmesini istemiştir.
Taşınmazdaki bir kısım payın ortaklığının giderilmesi mümkün değildir. Gerek Medeni Kanun’un hükümleri gerekse Usul Hükümlerine göre ancak bir malın bütününe dair ortaklığın giderilmesi istenebilir. Bu itibarla davanın taşınmaz ortaklığının giderilmesi davası olarak kabul edilmesi zorunludur. Böyle olunca taraflar dışında kalan diğer tapu paydaşlarının davaya dahil edilmelerinin sağlanması ve böylece taraf teşekkülünün tamamlanması, taşınmazın tamamının taksiminin kabil olup olmadığının araştırılarak sonucuna göre karar verilmesi icap eder. Bundan zühul olunarak taşınmazdaki bir kısım payının ortaklığının satış suretiyle giderilmesine karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır…) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulu’nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Taraflar karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu’nca da benimsenen Özel Daire bozma kararma uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, (YHGK. 05.06.1996 T. 6-350 E. 450 K.)
Nizam TUTUCU Emlak Danışmanı
Yorum yazabilmek için oturum açmalısınız.